ORTODONTİK TEDAVİ ESTETİK BİR İHTİYAÇ MIDIR?

Diş hekimliğinin önemli bir branşı olan ortodonti, dişsel ve çenelerdeki bozuklukların düzeltilmesini sağlayan, hastaya bozuk olan estetiği, fonksiyonu iade eden bir bilim dalıdır. Ortodonti, hastalarımıza özgürce gülme imkanı sağlamaktadır.

Diyelim ki, alt dişlerimizde çapraşıklık mevcut, dişlerimiz üst üste duruyor. Böyle bir durumun en önemli dezavantajı diş ve dişi çevreleyen dişeti dokusuna zarar vermesidir. Bu durumda çapraşıklıktan dolayı hastalar dişlerini yeteri kadar etkili fırçalayamazlar. Fırçanın ulaşamadığı yüzeylerde diş taşı birikimi artar. Diş taşları diş eti dokusuna zarar verir. Diş etlerinde itihabik durumlara bağlı dişeti renginde kızarıklık, diş etlerinde şişlik, diş fırçalamada kanama meydana gelir. Diş fırçasının ulaşamadığı yerlerde, özellikle dişlerin ara yüzeylerinde çürük oluşma riski de yüksektir. Bu yüzeylerde biriken gıda artıkları ve plak başlangıçta dişin en dış tabakası olan mine tabakasını etkiler, ardından minede başlayan demineralizasyon (çürük), dişin dentin tabakasına doğru ilerler ve çürüğün yayılması gerçekleşir. Ayrıca temizlenemeyen yüzeylerde biriken plak ve gıda artıkları ağız kokusuna da neden olur. Çapraşıklığın ortodontiyle tedavi edilmesi hastaya hem estetik hem de diş sağlığının iadesini sağlar.

Ortodontide estetik bozukluklar sadece dişsel olarak da düşünülmemelidir. Çene bozuklukları hastanın çiğneme, konuşma fonksiyonunu etkilediği gibi hastalarda ciddi estetik kaygılar da yaratmaktadır. Alt çenenin fazla büyümesine bağlı alt çenenin üst çeneye göre önde olduğu bir hastada çiğneme etkilenebileceği gibi, ciddi estetik kaygılar da oluşabilmektedir. Bu durumlarda erken yaşta muayene oldukça önemlidir. Çocukların ergenlik döneminde gelişimlerinde bu durum çocukların sosyal yaşamlarını, kişisel güvenlerini de etkileyebilir.

Ortodonti, dudak damak yarığına sahip hastalara bebeklikten itibaren erişkin döneme kadar uzanan bir tedavi yolculuğu sunar. Dudak damak yarıkları, embriyolojik dönemde yüz bölgesindeki yapıların birleşememesinden kaynaklanan doğuştan gelen bir bozukluktur. Bazı durumlarda sadece dudak, bazen sadece damak yarığı ya da her ikisi de görülebilir. Dudak damak yarığına sahip hastaların tedavisi ,doğduğu andan itibaren erken dönem beslenme plakları ve cerrahi tedavilerle başlayan ve ilerleyen yaşlarda mutlaka ortodontist kontrolü ile devam etmesi gereken bir süreçtir.

Bu yazımızda bazı vaka örnekleriyle ortodontik tedavinin hastalara çok yönlü katkılarının olduğunu özetlemeye çalıştım. Diş bozuklukları, çenelerdeki, dudak gibi yumuşak dokudaki bozukluklar ortodonti doktorunun mutlaka muayene etmesini gerektiren durumlardır.