ORTODONTİ NEDIR?
Ortodonti Yunanca kökenli bir kelime olup ‘ortho’ düzgün ve ‘odons’ diş kelimelerinden oluşmaktadır. Kelime anlamı düzgün diş demek olsa da, ortodonti sadece dişsel bozukluklarla ilgilenmez. Ortodonti, çapraşık, boşluklu ya da hatalı pozisyonda duran dişlerin düzelmesini, çenelerin kendi içinde ve birbirleriyle olan ilişkilerinin iyileştirilmesini hedeflemektedir. Yani çene ve yüz bölgesindeki, iskeletsel, dişsel ve fonksiyonel bozukluklar ortodontiyi ilgilendirmektedir. Ortodontik tedavi ile düzgün bir çiğneme ve konuşma fonksiyonu, estetik bir gülümseme elde etmek mümkündür.
ORTODONTİK TEDAVİ NE ZAMAN BAŞLAMALIDIR?
Ortodontik tedavinin günümüzde bireyler tarafından farkındalığı artmıştır. Ortodontik tedavide günümüzde bir yaş sınırlaması yoktur. Tavsiye edilen, erken yaşlarda ortalama 7 yaş civarındaki çocukların ortodonti muayenelerinin yapılmasıdır. Çenelerin ve daimi dişlerin gelişimi erken yaşlardan itibaren kontrol edilmelidir. Vakalar birbirinden farklılık gösterdiği için tedaviye başlama yaşı da farklıdır. Örneğin, üst çenesinde iskeletsel darlık bulunan bir hastada, bu darlığa bağlı olarak alt çenenin büyümesi olumsuz etkilenebilir. Bu durumda erken yaşlarda üst çenede genişletme apareyleri kullanılarak tedaviye başlanabilir. Ancak genelde ortodontik tedaviye başlama yaşı 9 ile 14 yaşları arasındadır. Tabi hastanın büyüme ve gelişim dönemi, erken ergenliğe girmesi, daimi dişlerin erken ya da geç sürmesi, sistemik faktörler gibi değişkenlere bağlı olarak tedavi başlangıcı için net zaman belirlemek yanlış olur. Çünkü her hastamız, her vakamız bireyseldir. Vakaya göre tedavi yaşı belirlemek ve tedavi planlaması yapmak doğru olacaktır.
ERİŞKİNLERDE ORTODONTİK TEDAVİ
Günümüzde sık sorulan sorulardan biri de ‘Erişkinlerde ortodontik tedavi yapılır mı’ sorusudur. Aslında ortodontik tedavide yaş sınırlaması yoktur. Ancak yetişkinlerde, sistemik durum, dişi çevreleyen diş eti ve kemik gibi destek dokuların sağlığı, mevcut protetik restorasyonlar gibi faktörler ortodontik tedavinin olabilirliğini, başarısını etkilemekte ve yapılacak tedavinin planını belirlemektedir. Erişkinlerde çenelerdeki bozuklukların sadece tel tedavisi ile düzeltilmesi mümkün değildir. Iskeletsel bozuklukların olduğu vakalarda ortodonti tedavisi ile ortognatik cerrahi uygulamasının birlikte yürütülmesi gerekmektedir.
HAREKETLİ PLAKLARLA YAPILAN ORTODONTİK TEDAVİ
Hareketli apareyler genelde büyüme ve gelişimi devam eden çocuklarda tedavi amacıyla kullanılmaktadır. Bu grup apareylere; çenelerin genişlemesine yardımcı genişletme apareyleri, monoblok, twinblock gibi alt çenenin gelişimini uyaran aktivatör plaklar, dişlere yer açılması için distalizasyon apareyleri, çaprazda kapanan dişlerin düzelmesini sağlayan plaklar dahil olmaktadır. Vakaya göre düzenlenen çok farklı apareyler bulunmaktadır. Hareketli apareyler, hastadan alınan ölçüye göre laboratuarda teknisyenler tarafından bireysel olarak hazırlanır. Büyüme ve gelişimi devam edenlerde, iskeletsel bozukluğun örneğin çenelerin darlığı, çenenin önde ya da geride olması gibi durumlarda, mevcut bozukluğa göre hekim uygulanacak apareye karar verir. Hareketli apareylerin günde ortalama 16 ile 20 saat arasında takılması önerilmektedir. Bu apareyler sadece yemeklerde çıkarılmalıdır. Bu basit ve kullanımı kolay apareyler etkili bir şekilde takıldığında pek çok iskeletsel bozukluğun önüne geçilir, dengeli bir şekilde çenelerin gelişmesi sağlanır.
Bazı durumlarda hareketli plaklar ile erişkinlerdeki dişsel bozukluklar da düzeltilebilir. Hareketli mi sabit apareylerle mi tedavi yapılacağına yine hastayla hekimin birlikte karar vermesi en doğrusudur. Her iki yöntemin de avantaj ve dezavantajlarının değerlendirilmesi gereklidir. Örneğin, bazı hastalar için teller varken yemek yemek ya da diş fırçalamak daha zor olabilirken, hareketli apareyler varken yemek sırasında ya da diş fırçalarken çıkarılması daha kolay olabilmektedir. Ancak bazı hastalar da plakların yemeklerde çıkarılmasını daha zor bulabilmektedir.
SABİT ORTODONTİK TEDAVİ
Sabit ortodontik tedavi, dişler üzerine yapıştırılan braketler ve braketler arasında geçen teller ile yapılmaktadır. Braketler genelde dişlerin ön yüzeyine yapıştırılmaktadır. Lingual tedavi yönteminde ise braketler dişlerin iç yüzeyine yerleştirilmektedir. Özellikle tellerinin görünmesini istemeyen hastaların tercihi lingual tedavi yöntemidir. Dişlerin ön yüzeyine yerleştirilen braketler ise metal ya da şeffaf (diş renginde) olarak üretilmektedir. Şeffaf braket ve teller metal olanlara kıyasla daha estetik bir görünüme sahiptir. Bu sebeple daha çok erişkin hastaların tercih sebebidir. Hangi tip braketle tedavi olacağınıza muayene sonrası hekiminizle karar vermeniz en doğrusudur. Sabit ortodontik tedavi dişssel bozuklukların düzeltilmesinde, örneğin çapraşık dişlerin düzgün sıralanmasında, boşluklu dişlerin arasındaki boşlukların kapatılmasında, devrik dişlerin dikleştirilmesinde, sürememiş, kemik ya da diş eti içinde gömülü kalmış dişlerin sürdürülmesinde etkili tedavi yöntemidir. Tedavi sırasında sadece braket ve teller kullanılmaz. Tedaviye yardımcı ağız içi lastikler, itici ve çekici yaylar, kemiğe yerleştirilen mini vidalar gibi pek çok unsur bulunmaktadır. Tedavide kontroller genelde 4 haftada yapılmaktadır. Ancak bu süre kullanılan braketin cinsine, tedavide uygulanan kuvvete bağlı olarak değişmektedir. Dişler düzgün ve estetik bir şekilde sıralandıktan ve ideal, dengeli bir dişsel kapanış ile ısırma fonksiyonu elde edildikten sonra braket ve teller dişlerden uzaklaştırılır. Sabit ortodontik tedavi bittikten sonra retansiyon tedavisi denilen tedavi süreci başlamaktadır. Teller çıktıktan sonra, dişlerin tekrar eski haline dönmesine engel olmak için ya ön grup dişlerin iç yüzeylerine retainer teli dediğimiz tellerle sabitleyiciler yapılır ya da hastaya koruyucu şeffaf plaklar verilir. Bazı durumlarda her iki yöntem bir arada kullanılarak dişlerin hareketi önlenmeye çalışılır.
SABİT ORTODONTİK TEDAVİ SIRASINDA NELERE DİKKAT EDİLMELİDİR?
Ortodontik tedavi, uzun süren, dikkat ve sabır isteyen bir tedavi sürecidir. Bu süreçte hasta ve hekim işbirliği çok önemlidir. Bu süreçte hastaların dikkat etmesi gereken bazı önemli noktalar vardır.
Ortodontik tedavi süresince dişlerin fırçalanması ve ağız bakımı oldukça önemlidir. Çünkü braketler ve teller yiyeceklerin dişlere daha kolay tutunmasına neden olur ve bakteri plağı normalden daha fazla birikir. Dişler düzenli olarak günde en az iki kere fırçalanmalı, ara yüz fırçası ile diş yüzeyi ve tellerin arasına sıkışan gıda artıkları uzaklaştırılmalıdır. Fırçalama işlemi braketlerin etrafında birikinti kalmayana kadar devam ettirilmelidir. Yeterli temizlik sağlanamazsa braketlerin etrafında beyaz renkli lekeler oluşabilmekte ve çürük oluşma riski artmaktadır.
Yeterli temizlik sağlanmazsa ortodontik tedavi gören hastalarda çürük görülme sıklığı artmakta ve braketlerin etrafında beyaz renkli lekeler oluşabilmektedir. Fırçalama işlemi braketlerin etrafında birikinti kalmayana kadar devam ettirilmelidir. Diş etlerinizin sağlığı da diş fırçalamanızın doğru yapılmasına bağlıdır.
Tedavi sırasında braketlerin kopmasına, diş yüzeyinden ayrılmasına, tellerin bükülmesine neden olacak gıdaların tüketiminden uzak durmanız gerekmektedir. Asitli içecekler, sakız, jelibon gibi yapışkanlı gıdalar tüketilmemelidir. Elma, ayva, havuç gibi sert yiyecekler ısırılmamalı, gıdalar bıçakla ya da elle küçük parçalara bölünerek arka dişler bölgesinde çiğnenmelidir. Zeytin, kiraz, erik gibi çekirdekli yiyecekler yenilirken dikkatli yenilmelidir.
ŞEFFAF PLAKLAR İLE ORTODONTİK TEDAVİ
Günümüzde oldukça populer olan, özellikle erişkin hastaların sıklıkla sorduğu şeffaf plaklar ile ortodontik tedavide başarı sağlamak mümkündür. Ancak diğer tedavi yöntemlerinde olduğu gibi doğru teşhis, tedaviden beklenti ve tedavi planı tedavinin başarılı olmasında çok önemlidir. Vakanın şeffaf plaklarla tedavi edilip edilemeyeceğine hekim muayene sırasında karar verir. Uygun olduğu durumlarda ya ölçü alınır ya da 3 boyutlu tarama ile ağız içi ortamı dışarıya transfer edilir. Şeffaf plaklar bireye özel hazırlanır, tedavi süresi de bireye özeldir. Plaklar belirli aralıklarla genelde 2 hafta olacak şekilde değiştirilir. Böylece dişler düzelmeye başlayınca bir sonraki plak takılmaya başlanır. Tedavi sırasında bazı dişlerin üzerine ataçman denilen yardımcı elemanlar yapıştırılır. Bu ataçmanlar diş renginde olup dolgu maddesiyle dişe bağlanır. Şeffaf plaklarla tedavide de sabit ortodontik tedavide kullanılan lastiklerden, bazı durumlarda da mini vidalardan destek alınarak dişler düzeltilebilir. Şeffaf plaklarla yapılan ortodontik tedavide hastaların plakları gün içerisinde ortalama 20 saat takmaları gerekir. Plaklar sadece yemeklerlerde çıkartılmalıdır. Tedavide esas başarı hastaya aittir. Çünkü plaklar yeteri kadar takılmadığı takdirde dişlerin düzelmesi beklenemez.