DİŞ ÇEKİMLİ ORTODONTİK TEDAVİ

Günümüzde hastalarımızın ortodontik tedaviye başlamak istemesinin en önemli etkeni dişlerdeki çapraşıklıktır. Çapraşıklık, dişlerin üst üste binmesi ve sıkışık şekilde görünmesidir. Çapraşjılık tedavi edilmezse hem estetik açıdan dişlerin güzel görünmemesine neden olacak, hem de dişlerin arasında diş fırçasının ulaşamadığı bölgelerde temizleme olmayacağı için çürüğe ve diş taşının oluşmasına yatkınlık artacaktır. Dişlerindeki çapraşıklıktan dolayı özgürce gülemeyen kişilerde aynı zamanda özgüven problemleri de oluşacaktır. Bu nedenle çapraşıklıkların tedavi edilmesi oldukça önemlidir.

Çapraşıklık; dişlerin boyutlarının büyük olmasından kaynaklanabileceği gibi, çenelerin dar olmasından da kaynaklanabilmektedir. Çenelerde darlık varsa, büyüme ve gelişim devam ettiği sürece çenelerde genişletme yaparak dişleri çene kemiği içerisine sığdırabiliyoruz. Çenelerin iskeletsel olarak genişletilmesi ile dişlerin düzgün şekilde sıralanması sağlanabilir. Ancak erişkinlerde çenelerin genişletilmesi sadece çene cerrahisi ile mümkün olmaktadır. Çenelerin normal boyutta olduğu ancak dişlerin iri olması nedeniyle çapraşıklığın oluştuğu durumlarda da farklı tedavi yöntemleri vardır. Bazı durumlarda daimi dişlerde eksiltme yani diş çekimi yaparak geri kalan dişlerin düzgün bir şekilde ağızda yer almasını sağlıyoruz. Bu duruma çapraşıklık miktarına bağlı olarak karar veriyoruz. Diş çekimine karar verirken, çapraşıklık miktarı, dişi çevreleyen kemik dokunun sağlığı ve kemik kalınlığı, kişinin yumuşak doku profili, dudakların kalınlığı gibi faktörlere bakılarak karar verilir.

Diş çekimli ortodontik tedaviye karar verdiğimizde, genellikle hastalarımız diş çektirmek istememektedir. Hastalarımızda ‘sağlam dişi neden çekiyoruz’ sorusu akla gelmektedir. Ancak ortodontik tedavi amacıyla diş çekimi yapılmasından korkulmamalıdır. Bazı vakalarda diş çekmeden tedavi yapıldığında, dişler çok fazla öne gelmekte, dişi çevreleyen kemik dokuda incelme oluşmakta, kişilerin dudak görünümü de değişmektedir. Ortodontik tedavi amacıyla hangi dişin çekileceğine vakaya göre hekiminiz karar vermektedir. Vakaya göre değişmekle beraber, genelde köpek dişi dediğimiz kanin dişlerin bir arkasındaki 1. küçük azı dişlerin çekim kararı alınır. Ancak ağızda çürük, kanal tedavili dişler mevcutsa, biz hekimler eğer ortodontik tedavi süreci için uygun olursa bu madde kaybı fazla olan dişlerin çekim kararını alırız. Diş çekimi kararı verildiğinde ortalama tedavi süresi, 1,5 ile 2 sene arasında değişmektedir. Tedavi süresini, kişinin yaşı, kemik doku, tedavide uygulanan kuvvet gibi faktörler etkilemektedir. Kontrol seansları 4-6 hafta arasında değişir, ancak bazı durumlarda hekiminiz 3 haftada kontrole çağırabilir. Çekimli tedavilerde bazen sadece diş telleriyle dişlerde düzelme sağlanmaz. Bu durumlarda ağız içi lastiklerden, ankraj amacıyla kullandığımız mini vidalardan yardım almak gerekebilir.

Diş çekimli tedavilerde hastalarımızın aklındaki bir diğer soru da ‘ çekilen dişlerin olduğu bölgede tedavi bittikten sonra boşluk kalacak mı?’ sorusudur. Çekimli diş teli tedavisi sonrası dişler güzelce sıralanacak, çekim boşlukları ön ve arkadaki dişler çekilen dişlerin olduğu bölgeye kaydırılarak kapatılacaktır. Tedavi bitiminde eğer diş boyutlarında uyumsuzluk yoksa boşluk kalmayacaktır, tüm dişler yan yana idealde olması gerektiği gibi yerlerini alacaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Whatsapp'tan Yazın...
Merhaba 👋
Nasıl yardımcı olabiliriz?